ads

cep uygulama

30 Eylül 2015 Çarşamba

SİLİNDİR KAPAK CONTASI endüstriyel ürünler , SİLİNDİR KAPAK CONTASI mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , SİLİNDİR KAPAK CONTASI endüstriyel valf motor SİLİNDİR KAPAK CONTASI bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri

SİLİNDİR KAPAK CONTASININ GÖREVİ VE SORUNU;



Silindir kapak contası motordaki ön önemli sızdırmazlık elemanlarından birisidir.Silindir kapak contası,silindirlerde oluşan aşırı sıcaklık ve basıncın motor bloğuna geçmesini engeller. Silindir kapağı ve motor bloğu arasında conta görevi görür. Ayrıca yanma odasıyla motor bloğu arasında soğutma suyu sızıntısını önler.

 

Contanın aşınmasının yada yanmasının en büyük sebebi, motorda oluşan yüksek hararetin contaya zarar vermesiyle oluşur.Aşırı ısınmayla conta şişer, eğilir yırtıklar ve delikler oluşabilir.


CONTANIN HASAR GÖRDÜĞÜ NASIL ANLAŞILIR?

 1. Genleşme kabındaki suya bakılır. Bu suda yarı sarımtırak renge dönme, köpüklenme belirtileri varsa veya yağ tanecikleri suyun üzerindeyse conta motor yağını soğutma suyuna kaçırıyor yani conta yanmış olabilir.

2.Yağ kontrol çubuğu çekilip, ucundaki yağ iki parmak arasına alınıp parmaklar birbirine sürülerek akışkanlık kontrol edilir. eğer bu yağ olması gerektiği gibi akışkan değilse ve su karışmış gibi bir his uyandırıyorsa conta soğutma suyunu yağ haznesine kaçırıyor olabilir.

3.Egzos çıkışından normal hava sıcaklığında yani kışın soğuk havada ısınan motordan gözlemlenecek nem yoğunlaşması harici, beyaz duman çıkışı görülüyorsa conta hasarlı, soğutma suyu yanma odalarına sızıyor egzosdan atılıyor olabilir.

4.Soğutma suyunda sürekli su eksilmesi görülebilir.

 CONTA YANIK HALDE ARAÇ KULLANILMAYA DEVAM EDİLİRSE NE OLUR?

1.Yağa karışan su, yağın akışkanlığını ve yağlayıcılığını bozacağından, yağlama ihtiyacı duyulan bölgelerde hatalı yağlama sonucu ,yataklarda, subap bölgelerinde, iticilerde, subaplarda ,pistonlarda hasarlara yol açabilir.

2.Hararete bağlı olarak üst kapak gönyesinin iyice bozulması ve taşlama gerektirmesi durumları söz konusu olabilir.

3.Daha sonraki aşamada motor tamamen kullanılmaz hale gelir,yada motor kitlenir.

 Conta yanması ciddi bir durumdur ve ihmal edilmeden en kısa zamanda contanın yenilenmesi gerekir.

 

Belirtilerden şüpheleniyorsanız uzman kişiler tarafından kontrolünü yaptırmanız daha büyük hasarların oluşmasının önüne geçebilir.

27 Eylül 2015 Pazar

SENSÖR ARIZALARI endüstriyel ürünler , SENSÖR ARIZALARI mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , SENSÖR ARIZALARI endüstriyel valf motor SENSÖR ARIZALARI bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri

                SENSÖRLERİN GÖREVİ VE ARIZALARI;


1) Gaz kelebeği sensoru (throttle position sensor/TPS) :

Gaz kelebeğinin pozisyonunu belirleyen ve birinci kategoride yer alan bu sensor sürücünün gaz pedalını nasıl kullandığına ilişkin bilgileri ECU'ya iletmekledir. TPS arıza yaptığında motorda gaza tepki vermekte yavaşlamalar ve kararsızlıklar görülmeye başlamaktadır.

Yine, dönüş kablosunda belirlenen minimum değerden daha yüksek voltaj bulunması durumunda rölanti devri yükselmektedir. Bu durum yüksek vakumla bir araya geldiğinde bilgisayar aracın yavaşladığını düşünerek enjektörlere gerekli emri veremeyecek ve sonuçta yakıt akışı bozulacaktır.
TPS, radyolarımızın sesini ayarlamakta kullanılan değişken direncin veya potansiyometrenin aynısıdır. Direnci sağlayan karbon parçasının üzerinde hareket eden fırçalar akım kaynağından uzaklaştıkça elektronlar daha uzun mesafe katetmek zorunda kalacaklarından direnç artmaktadır. Üç kabloya sahip bu parçanın terminalleri, akıma (karbon kısmın bir ucuna bağlı), ECU'ya giden çıkışa (fırçaya bağlı) ve şaseye (direnç elemanının diğer ucu) bağlıdır.
Image
Image 
2) Elektronik termometre (coolant temp. sensor/CTS) :

Bilgisayar, motorun sıcak veya soğuk olduğunu anlamadan performans ve verimliliği kontrol etmesi mümkün olamayacağından bütün sistemlerde soğutma sıvısı sensoru bulunmaktadır. Sensor direnci ısıyla değişen bir termistördür. İki versiyonu bulunmaktadır. PTC (positive temp. coefficient) versiyonunda ısıyla birlikle ohm değeri yükselmektedir. Daha yaygın olan NTC (negative temp. coefficient) ise tanı tersi olarak çalışmaktadır. Yani, ısı arttıkça direnç azalmaktadır.

Sensorun elektronların geçişi sırasında ortaya koyduğu direnç miktarına dayanarak voltaj düşmekte, böylece ECU motorun ısısını belirleyerek kararlarını üretmektedir

Image
Image 
Motor soğutma suyu sıcaklık sensöründe ısı değişimine duyarlı bir termistör bulunmaktadır. Sıcaklık arttıkça, termistörün elektrik direnci azalır. Dirençleri bu şekilde değişen sensörler. negatif sıcaklık katsayılı (NTC) tip olarak bilinir. Hem ..yakıt püskürtme, hem de ateşleme zamanı, motor sıcaklığına başlı olarak kontrol edildiğinden, bu sensör ECCS sistemi için önemli bir parçadır.
Image
 
  • Müşürünün uzayıp genleşmesi karakteristiğinin değişmesine neden olabilir. Eğer kısa devre veya bağlantı kopukluğu yoksa şelf diagnostik sistemi arızayı bulamaz. Bu çeşit bir karakter değişikliği sonucu ortaya çıkacak aksaklık gözden kaçırılabilir. Arıza konusunda su sıcaklık müşirinden şüpheleniyorsa her bir terminal uçları arasında­ki direnci ölçmek gerekir, ayrıca terminallerin temizlik, aşınma, pas durumu kontrol edilmelidir. Kontrol edilen değerlerin tamir katalogunda belirtilen değerlerle karşılaştırılması yapılarak sonuca varılır.
  • Su sıcaklık müşirinin arızalı olması aşağıdaki hatalara neden olabilir.
    * Yakıt enjeksiyon kontrolü
    * Ateşleme zamanı kontrolü
    * Yakıt pompası kontrolü vb. gibi
    Su sıcaklık müşiri birçok ECCS fonksiyonuna katkıda bulunur. Su sıcaklık müşirindeki arıza motorun bayılmasına veya çalışmamasına neden olabilir. Yani herhangi bir motor tesbitinde su sıcaklık müşiri de kontrol edilmelidir
 
3) Manifold hava sıcaklığı sensoru (manifold air temp/MAT) :

Isı hava yoğunluğunu etkilemektedir. Soğuk havanın içerisindeki oksijen molekülü sayısı, sıcak havada olduğundan daha çoktur. Öyleyse, emilen hava akımı ne kadar soğuk olursa (aynı miktar yakıtla) karışım o kadar fakirleşecektir. Bu nedenle, bilgisayar doğru hava/yakıt karışımı yapabilmek için manifolddan içeri giren havanın sıcaklığını bilmek zorundadır. Bu MAT veya şarj ısı sensorünün görevidir. Sıvı yerine gazlara duyarlı olan sensor CTS ile aynı şekilde çalışmaktadır.

4) Manifold basıncı sensoru (manifold absolute pressure/MAP):

Bu sensor motorun ürettiği vakum miktarına göre ECU'ya veriler göndermektedir. Aslında çok önemli olan bu verileri bazı sistemler TPS verileri yerime kullanmakta veya TPS arızalandığında buraya dönmektedirler. Barometrik (BARO) sensor yükseklik ve hava koşulları ile değişen atmosferik basınca ilişkin raporlar vererek ateşleme, yakıt sisteminin yüksekliğe uyarlanabilmesini sağlamaktadır.

5) Hava akımı sensoru/hava debimetresi (airflow sensor):
Bazı bilgisayarlar motora giren hava akımının ölçümünü kullanacak şekilde programlanmıştır. Sensor, hava emme sistemi içerisinde veya gaz kelebeğinin bulunduğu muhafaza üzerinde yer almakladır. Eski tasarımlı olanlar anan hava akımına göre hareket eden bir plakadan ibaret olup, milli değişken bir dirence bağlanmıştır. Ancak bu tasarım artan hava akımı ile değişen ısıyı da ölçebilen yeni elektronik versiyonları kadar hassas değildir. Bazı sistemlerde ise, bir aynanın hava akımına göre farklı frekanslarda titreştirilmesi yöntemi kullanılmaktadır
Hava akış ölçer iki tiptir. Klasik klapeli tip ve sıcak telli tip. Hava akış ölçerlerin geneli sıcak telli tip veya sıcak filmli tiptir.
Hava miktarının, klapeli tipte ölçülmesi yüksek rakımlardaki hava yakıt karışımı sağmalarında düşük performans gösterir ve yakıt tüketimini arttırır. Hava akış miktarının doğru ölçülebilmesi için yükseklik ayarlayıcı gereklidir. Sıcak telli tipte yükseklik ayarlayıcı gerekmez, her rakımda hava akış sağlıklı olarak ölçülür.
6) Araç Hız Sensörü (VSS) (Speed sensor)
Image
Image 

Araç hız sensörü hız göstergesinde bulunmaktadır ve hız göstergesi mıknatısıyla çalışan bir sinyal jeneratörü vardır. Sinyal jeneratörü, mıknatıslar döndüğünde manyetik alanın değişimine tepki olarak açılıp kapanır. Bu. araç hızıyla bağıntılı olarak, ECM'ye gönderilen açık - kapalı sinyallerinin oluşmasına neden olur. Elektronik hız göstergesi VSS olan araçlarda vardır ve transaksın içine yerleştirilmiştir. Bu araç hızı sinyalini hız göstergesine gönderen bir sinyal jeneratörü içerir. Hız göstergesinden ECM'ye bir sinyal gönderilir. Aynı zamanda elektrikli/elektronik adometre olarak kullanılmaktadır.

7) Kam mili konum seksörü (CMPS)
Image
Image 
Kam mili konum sensörü, normalde distibütörün içine yerleştirilmiştir, ancak Nissan doğrudan, ateşleme sistemlerinde (NDIS) ayrı bir parçadır. ECCS sisteminin temel bir parçasıdır ve ECM'ye motor devri ve krank mili açısıyla ilgili iki sinyal gönderir. Krank mili açısı doğrudan pistonun konumuna bağlıdır. CMPS üç ana bölümden oluşur, foto diyotların ve ışık yayan diyotların LED’lerin bulunduğu sensör bölümü, motorun iki dönüşüne karşı bir kez dönen rotor diski ve foto diyotlardan gelen sinyalleri şekillendiren dalga oluşturma devresidir. LED'ler ve foto diyotlar, rotor diski ile ayrılır. Foto diyotlar, LED'lerde gelen ışığı sadece yarıklar ile hizalandıklarında görebilirler. Rotor diski döndüğü zaman foto diyotlar LED'lerden gelen ışık pulslarını tespit ederler. Böylece hızın açıyla ilgili sinyaller yaratılır. İki kanallı tip (aynı zamanda açı kontrollü olarak da bilinir) ve tek kanal tipi (zaman kontrollü) olmak üzere iki ana sensör tipi kullanılır. 1 no’lu silindir sinyalini bilgisayara göndererek ateşleme ve sıralı yakıt püskürtme sisteminin çalışmasını düzenlemektedir.
8) VQ motoru üçlü sensör sistemi
Image
Image 
Üçlü sensör sisteminin işlevi, yarıklı disk tipi CMPS sistemine benzer olup avantajlara sahiptir:
 
  • Ateşleme zamanını yanlış ayarlamak mümkün değildir.
  • Krank mili konumuna bağlı daha doğru bir POS ölçümü doğrudan krank milinden yapılabilir.
 
Her sensör endüktif tiptir ve sabit mıknatıs, çekirdek ve bobinden meydana gelir. Motor çalışırken, sproket veya kasnak üzerindeki diş veya çıkıntılar sensörün manyetik alanından geçtikçe gerilim yaratır. ECM bu gerilim sinyalini alır ve krank mili ile kam milinin konumunu tesbit eder.
Kam mili konum sensörü (CPMS) (PHASE) motorda, kam mili sproketin karşısına yerleştirilmiş ön kapağın üzerinde karşısında bulunmaktadır ve silindir numarası sinyalini tespit eder.
Krank mili konum sensörü (CKPS) (REF) krank mili kasnağının karşısında karterin üst yarısında bulunmaktadır ve TDC sıkıştırma sinyalini (120° sinyali) tespit eder.
Krank mili konum sensörü (CKPS) (POS) volan muhafazası üzerinde, sinyal diskinin (volan) üzerindeki dişli dişinin karşısında bulunmaktadır ve krank mili konum sinyalini (1o sinyali) tesbit eder. Bu sensörde, sinüs dalgasını kare dalgaya dönüştüren dalga şekillendirici devre kullanılır.
9) Ekzos gazı dolaşım valfı sensoru (EGR sensor) :

EGR subapı ile donatılan bazı araçlarda bu sensor bulunmaktadır. EGR subapının şaftına bağlı olan değişken direnç gönderdiği sinyalle subapın pozisyonunu bilgisayara bildirmektedir. Ancak bu sistem bir çok modelde kullanılmamaktadır.

10) Oksijen sensoru (oxygen/lambda sensor)
Karışımın kompozisyonunun hassas olarak ayarlanabilmesi için kapalı devre (closedluop) kontrol sistemine gereksinim vardır en önemli eleman, bujiye benzeyen ve motorla konvertör arasındaki ekzos borusunda veya doğrudan konvertör üzerinde yer alan oksijen sensorudur. Lambda sondası olarak da adlandırılan sensor, ekzos gazı içerisindeki oksijen miktarını belirleyerek elektronik kontrol ünitesine gönderdiği sinyallerle ideal karışım oranının (14.6/1 hava/yakıt karışımı oranı veya stoichiometrik değer) sağlanmasından sorumludur. İçerisinde bulunan zirkonyum dioksit (ZrO2 seramik madde) çok ince mikro delikli platinyum tabakasıyla kaplıdır. Dış kısmı ekzos gazına maruz olan sensorun iç kısmı atmosfere doğru havalandırılmış olup bilgisayara bir kablo ile bağlanmıştır.
Sadece kurşunsuz benzinle kullanılabilen sensor aslında galvanik bir pildir. ZrO2 elektrolit olarak görev yapmakta ve platinyum tabakalar elektrodları meydana getirmektedir. ZrO2, 300 C dereceye ulaştığında elektriksel olarak iletken hale gelmekte ve oksijenin negatif yüklü iyonlarını çekmeye başlamaktadır. Bu iyonlar platinyumun iç ve dış yüzeylerinde toplanmaktadır. Havada, ekzostakinden daha çok oksijen bulunmaktadır. Bu nedenle, iç kısımdaki elektrodun dışardaki elektroda oranla daha fazla sayıda iyona sahip olması voltaj potansiyelini etkilemektedir.
Ekzos gazındaki oksijen konsantrasyonu dış elektroddaki iyon sayısını ve buna bağlı olarak voltaj miktarını belirlemektedir. Motor zengin karışımla çalışıyor ise, dış elektroda çok az iyon yapışarak voltaj çıkışının yüksek olmasına neden olmaktadır. Fakir karışım durumunda, daha fazla oksijen bulunacağından, dış elektroda yapışan çok sayıda iyon nedeniyle daha küçük elektrik potansiyeli (daha az voltaj) üretilecektir.
Üretilen voltaj her zaman küçük olup 1.3 voltu (1300mV) geçmemektedir. Tipik çalışma aralığı ise 100-900 mV arasındadır. Bu miktar bilgisayarın anlayabilmesi için yeterlidir. Bilgisayar 450 mV 'den daha düşük sinyal aldığında fakir karışım, yüksek durumda ise zengin karışım olduğunu düşünmektedir. Her iki durumda da püskürtme aralığını ayarlamaktadır.
Oksijen sensorları 300 C dereceye ulaşana kadar görevlerini yapamazlar (voltaj üretemezler). Bu derecede aktif hale gelen sensor 600 C derecede çalışacak şekilde tasarlanmıştır. Sensorun görevini yapabilmesi için normal çalışma ısısına ulaşması 50 sn. (ilk çalışmadan sonra) sürmektedir. Halbuki emisyon testlerinin sonuçlarına göre hidrokarbon (HC) miktarının % 70-80'i ilk bir dakikalık süre içerisinde ortaya çıkmaktadır.
Image
Bu nedenle, teknisyenlerin gerekli testleri çoğunlukla motorun ilk çalıştığı zaman veya uzun bir süre çalışıp, soğumasını bekledikten sonra yapmaları nedeniyle sağlam üniteler arızalı sanılarak değiştirilmektedir. Yapılması gereken, oksijen sensorunun aracın motorunun ısıtılmasından ve hatta bir süre dolaşıldıktan sonra test edilmesidir.
Normal ısıya ulaşılmadan önce meydana gelen çalışma sorunları için bu sensor suçlanmamalıdır. Bilgisayar henüz ısınmamış olan sensordan hiç bir sinyal alamayacağından açık devrede (open loog) ve belli bir değerde çalışmaktadır. Ancak en iyi yakıl ekonomisi ve ekzos emisyonu sadece kapalı devre (closud hafi) çalışmada elde edilebileceğinden sensorun motor çalıştırıldıktan sonra en kısa sürede ısıtılması istenilen bir durum olup, rölantide de bu durumda tutulması gerekmekledir. Bu nedenle bir çok son model ünitelerde elektrikli ısıtma elemanı bulunmakladır.
Image

Oksijen sensörü, egzos gazındaki oksijenin yoğunluğu hakkındaki bilgiyi ECM'ye geri besleme yoluyla sağlar. Oksijen yoğunluğu, doğrudan hava/yakıt oranıyla ilgilidir. Zengin karışım düşük seviyede oksijen üretirken fakir karışım daha yüksek seviyede oksijen üretir. Sensör oksijen miktarını ölçer ve kontrol ünitesine değişken bir gerilim sinyali yollar. ECM sinyale bağlı olarak oksijen seviyesini tayın eder ve püskürtme puls süresini, karışımı düzenleyecek şekilde ayarlar. Bu durum oksijen yoğunluğunda değişikliğe neden olur ve döngü tekrar başlar. Bu. sürekli geri besleme ve düzenleme döngüsü "kapalı devre" (CL) kontrolü olarak bilinir.


Birçok araçta oksijen sensörü arıza lambası mevcuttur. Aynı zamanda, sürücü fazla yakıt sarfiyatından şikayet eder. Arızalı Oksijen Sensörü yakıt sarfiyatının %30 değerine kadar artmasına neden olur.

Sürüş konforunun azalması ve yanma kayıpları klasik Oksijen Sensör arıza belirtileridir ki, bu arızaların hepsi araca uygun bir Oksijen Sensörü takılmak suretiyle giderilebilir. Sensör Arızası İle ilgili problemler  Araç performansının düşmesi, Aşırı yakıt sarfiyatı Katalitik kövertörün aşırı ısınarak arıza yapması. Başarısız bir motor ve egzoz emisyon testinin en başta gelen sebeplerinden biri arızalı Oksijen Sensörüdür.
11) Detonasyon (vuruntu) sensoru (detonation sensor)
Mümkün olan en yüksek sıkıştırma oranının kullanılması yanmanın verimliliğini attırmakla ve yakıt tüketimini olumlu şekilde etkilemektedir. Bu nedenle modern motorlarda sıkıştır­ma oranlarının arttırılması yoluna gidilmektedir. Ancak aşırı sıkıştırma sonucunda karışım kontrolsüz bir şekilde kendi kendine ateşlenebileceğinden bunun da sınırları bulunmaktadır. Vuruntu veya detonasyon olarak tanımlanan bu olay motora zarar verebileceğinden kaçınılması gereken bir durumdur.
Image
Detonasyonun belirlenmesi amacıyla sensor kullanılması fikri pek de yeni değildir. 1978'lerde Buick V-6 Turbo modellerinde görülen detonasyonu dinlemekle görevli sensorlar motorların silindir kapağı, blok veya emme manifolduna yerleştirilmekte­dir. Vuruntunun algılanması durumunda bilgisayara gönderdiği sinyalle ateşleme rötara alınmaktadır. Bu zarar verici durum ortadan kalktığında sinyal kesilerek ateşleme avansı tekrara optimum ayarına getirilmektedir.
Vuruntu sensorunun çalışmasını sağlayan piezoelektriktir (mekanik baskıya maruz kalan dielektrik kristallerinde elektrik üretimi). Kompüterize motor yönetim sisteminde kristal genellikle iki elektrod arasında bulunan kuartz maddesi olup buradaki basınç detonasyonla oluşan yüksek frekanslı titreşimler şeklindedir
Image
Bazı elektronik ateşleme kontrol sistemlerinde detonasyon sinyali doğrudan bilgisayara gitmek yerine ayrı bir ünite tarafından yorumlanmakta ve bunun sonucunda referans sinyali modifiye edilerek, ana bilgisayar uyarılmaktadır.
Image
Image 
BİLGİSAYARLI SİSTEMLERDE KARŞILAŞILAN SORUNLAR
Sistemin nasıl çalıştığı, servis tekniği ve arızaların teşhisi hakkında temel bilgilere sahip olmadıkça motora en basit ve rutin servisin yapılmasında dahi büyük zorluklarla karşılaşılmaktadır. Bilgisayarların hareket eden parçalara sahip olmaması onların hiçbir zaman sorun çıkartmayacakları anlamına gelmemektedir. Ancak sistemde meydana gelen arızaların belirlenmesi de mümkündür. Bütün modern motor bilgisayarları bir dereceye kadar kendi arızalarını belirleyebilmekte (self-diagnostics) ve bu giagnostik sistem bir uzman tarafından çalıştırılabilmektedir. Bilgisayar, sistemde meydana gelen arızalara ilişkin, numaralardan oluşan (1-3 haneli) uyarı kodlarını göstermektedir. Kodlar, normalde sadece büyük ve genel arızaları göstermekte, zayıf değerler veya çok açık bir hata ise okunamamaktadır. Ayrıca, hızına ve karmaşıklığına bağlı olarak çok açık olduğunda, bilgisayar arıza kodunu ya okuyabilmekte, yada okuyamamaktadır. Bir arıza kodu ancak motorun çalıştırılması sırasında çok iyi belirlenebilmiş ise açıklanmaktadır. Bu, arızanın kontak açık ancak motor çalışmazken belirlenebileceği veya motor tam olarak ısınmadan belirlenemeyeceği anlamına gelir.
Kodların iki çeşidi bulunmaktadır. Birincisinde, akü devreden çıkarıldıktan sonra araç kullanılsa dahi kodlar devamlı olup, mevcudiyetlerini korumaktadır. Diğerleri aralıklı olup benzer durumlarda her zaman oluşmayan ve bilgisayarın hafızasına depolandığı halde sonsuza kadar burada kalmayan kodlardır (genelde motor 40-50 kere çalıştırıldığında ve akü bağlantısı kesildiğinde silinirler). İkinci tip kodlara daha çok zayıf kablo bağlantıları neden olmakta ancak sensör veya mekanik aksamdaki sorunlarda meydana gelmesinde etkin olur.
Kodların elde edilebilmesi için, motor özel bir presedür izlenerek, diagnostik duruma hazır hale getirilmelidir. Her üreticinin diagnostik sistemi, devamlı kodların kesintili olanlardan ayırt edilebilmesini sağlayan bilgiler vermektedir. Bazı durumlarda kesintili kodlar sadece dijital göstergelerden okunabilmektedir. Diğer durumlarda, devamlı kodlar için hazırlanan farklı prosedürlerden yararlanılabilir. Kodların gösterilmesi genelde aşağıdaki şekillerde yapılmaktadır :
- Uyarı lambası yöntemi: En çok kullanılan yöntemdir. Motorun kontrol edilmesi gerektiğini hatırlatan ışıklı check-engine uyarısı (motora servis verilmesi gerektiğini veya motorda güç kaybı olduğunu belirten) kodlu olarak yanıp sönmeye başladığında, sistem diagnostik durumdadır. Örneğin, üç kere yanıp söndükten sonra duruyor ve sonra tekrar dört kere yanıp sönüyor ise, burada ifade edilmek istenilen 3 ve 4 sayıları Kod 34 anlamına gelmektedir ve el kitabına göre bu kodun karşılığı, soğutma sıvısını ölçen sensorun arızalı olduğudur. Ancak böyle bir durumda sensor arızalı olabileceği gibi, sorunun buradan kaynaklanmaması da mümkündür. Kod devamlı ise, özel bir test prosedürü izlenerek, arıza nedeninin sensor veya kablo olup olmadığı anlaşılabilir. Kod kesintili ise, arızalı bir kablodan mekanik bir soruna kadar her şey akla gelebilir.
- Gösterge panelinde kodların sıra halinde listesinin çıkartılması yöntemi:
 Aynı gösterge klima ısı derecelerinin gösterilmesi gibi başka amaçlar için de kullanılabilir ancak diagnostik durumda arıza kodlarını göstermektedir.
- Test sökeline bağlanan özel test cihazı ile kodların listesinin çıkartılması yöntemi :
 Üreticinin diagnostik prosedürü ile analog voltmetrenin ibresi kodlara göre hareket etmekte veya özel dijital test cihazında göstermektedir (voltmetre değil). Bu ölçme metoduyla en iyi bilgi ve esneklik elde edilmektedir. En gelişmiş dijital test cihazları (scan testers) bazı araçlardaki arıza kodlarını göstermekten çok daha fazlasını yapabilmektedirler. Motor bilgisayarının, sensor ve anahtarlardan toplanan değerlerin kesintisiz olarak görülebildiği ve veri akışı (data stream) olarak adlandırılan test sonuçlarını verebilme özelliği de bulunabilir. Bu bilgi, scan tester ile elde edilebiliyorsa motor çalıştırılarak sorun meydana geldiğinde sensordan veya anahtardan gelen hatalı bir değer okunabilir (hatta bu değer sensorun tam olarak arızalı olmadığı anlamında olsa dahi). Ancak bu çok gelişmiş bir diagnostik sistemi belirtmekte olup bir çok Amerikan malı otomobilde bulunan veri akışı çıkışı Avrupa ve Japon modellerinin sadece lüks versiyonlarında yer almaktadır. Sistem gerçekten çözümü zor problemlerin üstesinden gelinmesi konusunda diagnostik yardım sağlamaktadır ve gelecekte bütün otomobillerde aranan bir özellik olacaktır. Veri akışının bulunmadığı zamanlarda, ilende açıklanacağı şekilde değerler doğrudan sensor devrelerinden alabilmektedir.
Çoğu diagnostik sistemde testin sona erdiğini belirten sonuç kodu bulunmaktadır. Aracın self-diagnostik durumunda çalıştırılmasında sonuç kodundan başka hiç bir kod alınamıyorsa, bilgisayarın iyi durumda olduğu anlaşılabilir. Bu, sürücünün araç performansı hakkında belirgin bir şikayeti bulunmuyor ancak koruyucu genel bir bakım (tüne up) talep ediyorsa kısmen doğrudur. Sürücünün performansla ilgili bir sorunu varsa ve ortada hiç bir kod yoksa bilgisayar diagnostiğine başlangıç olarak sorunların % 80'inin bilgisayar dışı arızalardan kaynaklandığı düşünülebilir. Bu nedenle kaputun altında başka elektromekanik sorunların olup olmadığı araştırılmalıdır. Örneğin;
 
  • Kötü vakum hortumu bağlantıları veya emme manifoldunda, karbüratör/gaz kelebeği gövdesinde (tek noktalı püskürtme sistemlerinde) kaçıran conta bulunması.
  • Yırtılmış veya yerinden çıkmış hava kanalları, buhar hortumları.
  • Hasarlı buji kabloları, distribütör kapağı, makarası veya orjinalinden farklı geçirilen buji kabloları (elektromanyetik enterferansa neden olabilen).
  • Ateşleme veya bilgisayar/sensor kablo sisteminin servis sırasında yerinin değiştirilerek elektromanyetik enterleransa maruz kalması, motorun sıcak bir tarafına temas ederek zarar görmesi.
  • Düşük veya düzensiz kompresyon.
  • Hatalı subap ayarı. 

Arıza kodunun devamlı veya kesintili olarak verilmesi bir sorunun göstergesidir. İşe en çok rastlanan kodlardan birisi olan ve oksijen sensoru arızasını belirten uyarıya bir göz atmakla başlayalım. Oksijen sensörünün değerleri ekzos içerisindeki oksijen miktarını gösterdiğinden, bu oranı önemli ölçüde arttıran herhangi bir şey kodun verilmesi için yeterli olabilmektedir. Örneğin, bir çift buji ateşleme yapmıyor ise, ekzosta bol miktarda yanmamış benzin ve ek olarak yanma işlemine katılamayan oksijen bulunacaktır. Sensor yakıt ve hava arasındaki ayırımı yapamaz. Sadece ekzos içerisindeki karışımın oksijen yönünden çok fakir olduğuna karar vererek bilgisayara zenginleştirmesini söylemekle, bilgisayar da bu durumu sağlamak amacıyla enjektörlerin açık kalma sürelerini uzatmakta veya karbüratördeki özel solenoidi çalıştırmaktadır. Ancak bu şekilde performansı ve yakıt ekonomisini daha da kötüleştirmektedir.

Bir sensor sorunun kaynağı olarak görülse de, değiştirilmeden önce test edilmelidir, iler hır sensorun leşi edilmesi için özel prosedürler ve spesifikasyonlar bulunmaktadır. Bazı testler sadece ohmmetre ve voltmetre gerektirirken, diğerleri için frekans sinyali veren test cihazına gereksinim vardır. Son yıllarda çıkan simulatörler (sensor yerine geçen) sensor kablolarına bağlanarak yerini aldığı sensora ait sinyalleri gönderen ve devrenin kolayca test edilebilmesini sağlayan cihazlardır. Bu cihazlarla devrede görülen arızanın belirlenmesinde zaman kazanılmaktadır. Günümüzün kapalı bağlantıları ile farklı araçlarda kullanılması gereken özel adaptörlerden tasarruf edilmektedir. Yine kablolara zarar vermeden (delerek) bağlanabilen uçların kullanılması bilgisayar kablo sistemi için oldukça güvenlidir (diğer metodlar bir çok defa söküp çıkartma nedeniyle zarar verebileceğinden). Bu uçlar kablolardan çıkartıldığında kablo yeniden eski haline dönmekte veya ilave güvenlik için silikon tabakasıyla kapatılmaktadır.
Veri akışı bulunmayan araçlarda (diagnostik bağlantısı olmayan) alternatif olarak breakout box kullanılmaktadır. Bilgisayar kabloları söküldükten sonra sistem ve bilgisayar arasına seri olarak bağlanan bu cihaz tüm uçlardaki veya ECU'ya giren/çıkan tüm hatlardaki sinyalleri otomatik olarak okuyabilmektedir. Daha sonra bu değerler teşhir edilmek üzere birlikte elde kullanılan kompüterize test cihazına geçirilmektedir.
Sağlam elektriksel bağlantılar ve şaseler bilgisayar devresinin düzgün çalışması açısından çok önemlidir. Önceleri bağlantılarda izin verilen 8-10 ohmluk dirençler ve şasede 0.5 voltluk toleranslar günümüzde çok daha sıkıdır. Bir bağlantıda 4 ohmluk direnç maksimum değer olup şase kablosundaki 0.1 volttan fazla düşüş şüpheyle karşılanmaktadır.
Bilgisayar sisteminin sorununun çözümlendiğine karar verildiğinde arıza kodları silinerek eski duruma dönülmesi gerekmektedir. Söz konusu işlem için özel bir prosedür bulunmaktadır ve daha önce de belirtildiği gibi akünün bir dakika için devre dışı bırakılması genel bir yöntemdir. Tek sorun bilgisayarın sürücünün tarzına göre geliştirilen rölanti düzeni ve yakıt miktarını yeniden öğrenmek için 160 km. yol yapılmasının gerekli olmasıdır. Sürücü motor performansının normale dönmesi için bir süre geçmesi gerektiği konusunda uyarılmalıdır.
Kontak açıkken elektronik devre kablolarının sökülüp takılması parçalara zarar verebilir. Devrede bir rölenin değişimi gerekiyorsa, bilinen bir üreticinin özellikle o model için ürettiği parça kullanılmalıdır. Bir çok röle akımda meydana gelecek zararlı değişikliklerden koruyan ve elektronik çek valfler olarak nitelenen diyotlara sahiptir.
Diagnostik sistemlere bir örnek : Nissan ECM
Nissan firmasının mühendisleri bir elektronik motor kontrol sisteminde yapılması gereken değişiklikleri minimumda tutarak daha anlaşılabilir bir temel üzerine oturtmaya çalışmaktadırlar. ECCS (electronics corcentrated control system) olarak adlandırılan Nissan kompüterize motor yönetim sisteminde ROM'da kayıtlı olan bilgiler ve sensorlardan alınan veriler uyarınca bilgisayar belirlediği parametreler çerçevesinde motora kumanda etmektedir.
İki püskürtme durumu (mode) bulunan sistemde normal çalışma şartlarında enjektörler maksimum verim için sırayla enerjilendirilmektedir (sıralı/sequential püskürtme). Motor çalıştırıldığında veya arızaya karşı emniyet (fail-sfe) durumuna geçtiğinde ise püskürtme bütün silindirlere aynı anda yapılmaktadır. Arıza durumunda uygulanacak üç strateji bulunmaktadır. Bilgisayar soğutma sıvısı ısısı veya detonasyon sensorundan limitlerin ötesinde bir sinyal aldığında emniyet durumu harekete geçmekte ve arızalı sinyal dikkate alınmadan hafızada kayıtlı veriler uygulamaya konulmaktadır. Yedekleme (back-up) durumunda bozuk bir sensor devresinden gelen bilgi doğru olanı ile yer değiştirmektedir. Örneğin, hava akımı ölçer arıza durumuna geçtiğinde ECU onun yerine gaz kelebeği sensorunun sinyallerini kullanmaya başlamaktadır. En önemlisi, bilgisayarın kendisinin arıza yapması durumunda sistem acil duruma (limp-home) geçerek, aracın minimum ölçülerde kullanılmasına olanak sağlamaktadır.
Bunlardan başka, kapalı devrede (closed-loop) rölantinin düzgün olabilmesi için eklenen bir fonksiyonla enjektör püskürtme süresi sabit değerde tutulmakta (5-10 saniyelik dinamik ayarlama değerlerinin ortalaması) ve ECU'nun öğrenme özelliğiyle daha çabuk ve hassas karışım kontrolü sağlanmaktadır. HCU, ROM verisini düzeltmek için veri setlerini ezberleyerek kaydetmektedir.
ECCS sistemine kendi arızalarını belirleme (self-diagnostics) özelliğini de katarak servis kolaylığını arttırmıştır. Getirilen yöntem doğru yolun izlenerek sorunun kaynağının bulunmasına yardımcı olmaktadır. Nissan’larda bulunan iki durumlu arıza belirleme sistemi ileri modellerde (87 sonrası) beşli hale getirilmiştir. Burada açıklamaya çalışacağımız versiyonu Maxima modelinde kullanılanıdır.
Bir sorunla karşılaşıldığında, ECCS sistemini bu durumun nedeni olarak düşünmek yanlış olur. Öncelikle bozuk bujiler, kopuk kablolar, zayıf kompresyon, vakum kaçakları (diğer komputerize sistemlerde olduğu gibi ölçülmeden emilen hava, rölanti devrini düşürebilir), tıkalı hava filtresi, ayarı bozulmuş ekzantrik düzeni, yetersiz yakıt basıncı veya miktarı, düşük voltaj, elektrik sistemindeki zayıf bağlantılar gibi olası temel arızaların kontrolü ile şanzuman veya klimanın çalışma durumunun izlenmesinde yarar vardır.
Yine, öncelikle bilgisayar sisteminin kabloları gözle veya oksijen sensorunun aktivitesi DVOM (dijital volt/ohmmetre) ile kontrol edilmelidir. Her şey yolunda olduğu halde motor hakkında bilgi veren uyarı lambası yanıyor ise, bundan sonra atılacak adım diagnostik durumu devreye sokmaktır. Sistemde bulunan kırmızı ve yeşil LED'ler, ECU üzerinde bulunan seçme vidasının sağa/sola çevrilmesiyle yanıp sönerek, seçilmesi istenilen beş arıza belirleme durumundan (diagnostic mode) birini belirtmektedir (ör : bir kere yanıp söndükten sonra bekleme olduğunda 1.durum, beş kere yanıp söndükten sonra beklemede ise 5.durum anlaşılmaktadır). İstenilen durumun seçiminden sonra motor çalıştırılarak arıza belirleme işlemine başlanabilmektedir.
1.durum : Ekzos gazı monitörü, oksijen sensorunun çalışması hakkında bilgiler vermektedir. Motor normal çalışma ısısına ulaştıktan sonra sensor fakir karışım sinyali gönderdiğinde, yeşil LED yanmakta, zengin sinyalinde ise sönmektedir. LED her 10 saniyede bir 5-10 kere yanıp sönüyor ve sönük kaldığı süreden daha uzun bir süre yanık kalıyor ise, fakir bir durumun varlığından bahsedilebilir (veya tersi). Yavaş bir şekilde yanıp sönme durumunda bozuk sensordan şüphe etmek mümkündür.
2.durum : Karışım oranı kontrol monitörü, hava/yakıt karışımının belirli limitler içerisinde kontrol edilip edilmediğini bildirmektedir. Kırmızı ve yeşil LED'lerin motor çalışırken aynı anda sık olarak yanıp sönmelerinden karışım kontrolünün tamam olduğu anlaşılmaktadır. Kırmızı LED yeşilden daha sık sönüyorsa, zengin karışım, kırmızı daha fazla ise fakir karışım ifade edilmektedir.
3.durum : Kendi arızalarını belirleyebilen bu durumda, her iki LED yanıp sönerek, kırmızının ilk hanedeki, yeşilin ikinci hanedeki sayıyı belirtmesi sağlanır (ör : kırmızı ve yeşil LED'lerin ikişer kez yanıp sönmesi kod 22 anlamına gelmektedir ve bu durumda yakıt pompası kontrol edilmelidir). Kodlama motorun ısısı normale geldikten, hatta araç en az 10 dakika sürüldükten sonra yapılmalıdır. Motorun çalışmaması halinde en az 2 sn. marş yapılmalıdır. 55 kodu görülüyorsa her şey yolunda demektir.
4. Duruma geçildiğinde elde edilen değerler silineceğinden bir kenara yazılmalıdır. Normalde kodlar hafızada 50 kez çalıştırma boyunca saklanmaktadır.
4. Durum : Anahtarlar açık/kapalı diagnostik durumunda, ECU'ya veri sağlayan anahtarların (özellikle, kontak anahtarı çalıştırma pozisyonu, rölanti ve araç hızı için olanlar) fonksiyonları kontrol edilmektedir, ilk ikisi için, kırmızı LED, anahtarın durumu değiştikçe yanıp sönmektedir. Yani, kontak açıkken gaz;: basıldığında ve marş için anahtar çevrildiğinde kırmızı ışık yanmalıdır. Şayet yanmaz ise, uygun devre kontrol edilmelidir. Araç hızı sensoru 20 km/s hız sınırı aşıldığında yeşil LED'i yakar (bu durum gerçekleştirilirken aracın çekiş yapan tekerlekleri havaya kaldırılmalıdır).
5.durum : Gerçek zaman kavramı ile izlenen dört adet devrede o anda neler olup bittiğinin bilinebilmesi için arıza kodlaması yapılmaktadır. Arıza belirlendiğinde kodlar sadece bir kez yanıp sönerler ve arkasından bu durum sona erer. Bunların yorumu farklıdır. LED'lerden birinin veya diğerinin yanıp sönmesi gözlenerek, kırmızının krank açısı sensoru veya yakıt pompası devreleri, yeşilin hava akımı ölçer ve ateşleme sinyali devreleri hakkında verdikleri bilgiler görülür. Kırmızı LED uzun süre yanıyor ve aynı süre sönük kalıyor ise, krank açısı sensoru veya devresinde arıza var demektir. Kırmızı LED'in üçlü gruplar halinde kısa süre yanıp sönmesi yakıt pompası veya devresinde bir sorun olduğu anlamındadır. Yeşil LED iki orta uzunlukta surelerle yanıp sönüyorsa ve bunu izleyen aradan sonra yine aynı şekilde devam ediyorsa, hava akımı ölçer veya devresinden şüphelenilmesi gerekir. Gruplar halinde dörtlü yanıp sönme ise ateşleme sinyali arızasını belirtmektedir

25 Eylül 2015 Cuma

TURBO BAKIMI VE ARIZALARI endüstriyel ürünler , TURBO BAKIMI VE ARIZALARI mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , TURBO BAKIMI VE ARIZALARI endüstriyel valf motor TURBO BAKIMI VE ARIZALARI bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri

              TURBOLU ARAÇ NASIL KULLANILMALI;

Turbo egzosdan çıkan gazın basıncı ile çalışan bir tirübin ve bu tirübinden hareket alan bir fan kullanılarak motora giren havanın sıkıştırılarak yanmanın verimini artırmakta kullanılır.

Turbo dizel araç kullanırken dikkat etmeniz gereken önemli bilgiler;

 Turbo dizel motora sahip olan araçlar gaz verilerek ısıtılmamalıdır. Hava iklim koşullarına göre 30 - 90 saniye  arasında  rölantide  çalışması ondan sonra yola çıkılması. Diğer önemli nokta ise motor soğukken yüksek devirde kullanılmamalıdır. Çünkü motor soğukken yüksek devire çıkması aynı zamanda yüksek basınç oluşmasına neden olur bu durum turbo türbinlerine zarar verebilir. Yani motor soğukken 2500 devri aşmamakta fayda var.


Turbo araçları çalıştırmak kadar stop etmekte büyük önem arz eder. Tıpkı ilk çalıştırmada motorun gaz verilmeden ısıtılması gerektiği gibi stop edilirkende en az 30 saniye gaz verilmeden çalıştırılması gerekir.

 Bunun nedeni motor çalışırken turbo türbinlerini birbirine bağlayan milin yağlanmasıdır. Kontağı kapattığınızda motor durur buna bağlı olarak yağlama da durur. Ancak turbo yağsız olarak bir süre daha dönmeye devam eder. Bu durum turboda büyük zararlar açabilir. O yüzden motoru stop etmeden önce rölantide bir süre çalıştırarak turbo türbinlerinin normal devrine inmesi beklenmelidir.

Eğer turbo dizel aracınızı sağlıklı olduğu kadar ekonomik olarak da kullanmak istiyorsanız “maximum tork” durumuna dikkat etmeniz gerekir. Yani dizel araçlar için maximum tork gücü üreten devir aralığını geçmemelisiniz.

 Turbo dizel araçlarda maximum güç genellikle 1750 ile 3750 devirleri arasında üretilir. Bundan fazlası gereksiz ve zararlıdır. Aracınızın hangi devirde en yüksek torka ulaştığını bilmenizde yarar var. Araç hareket halindeyken de maximum güç aralığını geçip geçmediğinizi aracın çekişinden de hissede bilirsiniz.

İkinci önemli nokta ise kalkış ; kalkışlarda aracınızı kesinlikle rölanti (1000) devrine düşürmeyin. Bu durumda mazot pompası zarar görebilir. Aynı şekilde rölanti de gidiyorsanız gaz pedalına bir anda yüklenmeyin, turbo yüksek basınç altında kalacağı için zarar görebilir.


YAĞLAMA YETERSİZLİĞİ
Değişim süresi aşılmış ve değiştirilmemiş kirli yağ ile dolmuş yağ filtresi yetersiz yağlama yaparak turbo şarj milinde ve burçlarda aşınma ve  yanmaya neden olur.
Ayrıca turboşarj yağ giriş çıkışlarına sürülen silikon sıvı contalar turbo şarj yağ kanallarının tıkanmasına ve yetersiz yağlanmaya neden olur.

EMME PERVANESİNDE YABANCI CİSİMLERDEN KAYNAKLANAN HASARLAR
Hava filtresi tarafındaki borularda kalan cıvata, üstüpü , somun ve başka yabancı cisimler pervanenin zedelenerek iş görmez hale gelmesine neden olur.


Yetersiz havadan kaynaklanan hasarlar
Hava filtresi tıkalı olduğunda yetersiz hava nedeni ile hava filtresi yönüne doğru ileri geri hareket ederek boşluk oluşturacaktır. Sonuçta rotor merkezleme yatağı bozulacak, turbo mutlaka arıza yapacak ve turbo kompresör salyangozuna yağ dolacaktır.

Turbolar hakkında bazı DİKKAT edilmesi önerilen hususlar;

  • Motor yağını kaliteli seçin ve düzenli değişimini sağlayın.
  • Her zaman motor üreticisinin tavsiye ettiği yağı kullanın. WD40 ve benzeri temizleme katkılarını ya da gevşeticileri kullanmayın.
  • Her zaman motorun ısınması için 30 ila 60 saniye kadar bekleyin.
  • Soğuk ve ince yağ, ısınmış bir yağ gibi kolayca hareket edemez ve parçaların bir süre yağsız kalmasına yol açar.
  • Yola çıktığınızda turboyu hemen devreye sokmayın, turbo henüz yağ ihtiyacını gidermemiş olabilir.
  • Aracı stop etmeden önce turbonun soğuması ve bir sonraki çalışma için gerekli yağlamayı yapması için 30 saniye kadar rölantide çalıştırın.
  • Yüksek devirlerde tirübin devamlı dönmektedir.Bu esnada motoru kapamak  turboya giden yağıda kapamak anlamına gelir.Bu durumda turbo yataklarında ciddi hasarlar oluşur.
  • Motorun yağını her değiştirdiğinizde yağ filitresinide değiştirin ve ilk çalıştırmada yağ basıncının sağlandığına emin olun.

Yukarıdaki hususları yerine getirmeniz ve aracınızı iyi bir şekilde kullanmanız,bakımlarına dikkat etmeniz durumunda  Turbo en az motorunuz kadar sorunsuz ve uzun ömürlü olacaktır.

TURBOLARDA SIK GÖRÜLEN ARIZALAR ;
 Kontrolsüz basınç hareketleri
 Turbodan kaynaklanan yağ kaçakları
 Pallerin eğilmesi ya da mil boşluğunun açtığı gürültüler
 Turbonun aşırı ısınması nedeniyle motorda oluşan hasarlar
 Turbo milinin kırılması
 Turbo westgate valf diyaframının patlaması
 Turbo salyangozunun çatlaması




-Kontrolsüz Basınç Hareketleri
 Valf diyaframının patlaması,valf iticisi vidasının kırılması,valf boru patlaması nedenleriyle gerçekleşebilen arıza türüdür.
 Bu arıza,araçta gaz verme esnasında ani kesikler şeklinde kendini gösteriyor.
 Aşınmaya ve aşırı yüklemeye bağlı olarak ortaya çıkan bu arıza,250-1000ytl arası masrafa sebep oluyor.


-Yağ Kaçakları

 Turbo milinin kesilmesi,mil çevresinde oluşabilecek aşırı boşluk sebebiyle,yağ tutamaması nedeniyle ortaya çıkan arıza rölantide çalışırken dahi egsozdan mavi renkli duman atılması şeklinde kendini gösterir.
 Motorda yağ eksilmesine yol açar.
 Motor yağ basıncını düşürdüğü için son derece önemli bir arızadır ve hemen giderilmelidir.
 Bu arıza 500-1000ytl arası masraf açar.


-Aşırı Gürültü

 Kullanıcılar tarafından aracın gaz pedalına basıldığında vınlama ya da aşırı pedal sesi ve turbo gücünün azalması şeklinde kendini gösteren arıza;kötü kullanım,zaman içinde oluşan normal aşınma gibi nedenlerden ortaya çıkar.
 Turboların aşırı yüksek devirlerde görev yapması bu parçaların sorunlu hale gelmesine yol açmaktadır.
 Tamiri 750-100ytl civarındadır.

-Aşırı Isınma

 Turbo salyangozu içinde gaz sıkışması nedeniyle oluşur.
 Kullanıcılar tarafından,araçta gerçekleşen aşırı güç kaybı ve egsoz sisteminin kızarmasıyla anlaşılır.
 Soruna egsoz sisteminde oluşan hasarlar katkı yapar.
 Katalizatörde oluşan birikmeler sonucu gaz geçişini sağlıklı yapamayan egsozlar turbo salyangozu içerisinde gaz sıkışmasına ve aşırı ısınmaya yol açar.
 Bu nedenlerle deforme olan salyangoz bir süre sonra görev yapamaz hale gelir.
 Bu turbonun komple değişmesini gerektirebilir.
 Bu da 1500-2500ytl ye tekabül eder.


-Turbo Milinin Kırılması


 Turbo yağlamasını zayıf olması nedeniyle oluşur.
 Motordan turboya yağ getiren hortumun tıkanması sebebiyle kuru kalan turbo fazla ısınır ve mil hızla aşınır.
 Egsoz gazında yoğunluk,mavi renkte çıkması ve araçta bariz güç kaybı şeklinde belirtiler göstererek anlaşılır.
 Yine turbo komple değişebilir,maliyet 1500-2500ytl arasındadır.

-Turbo Westgate Valf Diyaframının Patlaması

 Aşırı basınca yol açacak hareketlerde ve aşırı gaza yüklenmelerde ortaya çıkabilecek bir arızadır.
 Kullanıcı tarafından gaz verildiğindeki kesikliklerden anlaşılır.
 Elektronik diagnostik cihazları aracılığıyla da tespit edilebilir.
 Turbonun aşırı yüksek devirlerde çalışmasından ve araç bakımlarının düzensizliği nedeniyle oluşur.

-Turbo Salyangozunun Çatlaması

 Kullanıcılar tarafından egsoz patlama sesine benzer patlama hissedilebilecek olan arıza,aynı zamanda araçta aşırı performans kaybına yol açar.
 Genellikle uzun kulanım sonucu aşınma nedeniyle ortaya çıkar.
 Kullanıcısına tamir maliyeti 750-2000ytl civarındadır.

Bu Arızaların Oluşmasını Engellemek ya da Geciktirmek için Öneriler ;

 Özellikle performanslı kullanımlar sonrasında,araç terk edilmeden önce motor bir süre rölanti devrinde bırakılmalıdır.Bu sayede aşırı devirli çalışırken kuruyan turbo sisteminin kendini yağlamasına izin verilmiş olur.
 Sürekli sağlanan performansta değişiklikler görüldüğünde araç hemen bir uzmanın kontrolünden geçirilmelidir.
 Motor hava filtresi sık sık kontrol edilmeli,temizlenmeli ya da değiştirilmelidir.Buradan geçebilecek partiküller aşırı hassas olan ve oldukça yüksek hızlarda görev yapan sisteme zarar verebilmektedir.
 En fazla 70bin km’de bir araç turbosu bir uzman tarafından gözden geçirilmelidir
 Motor yağının düzenli olarak kontrol edilmesi,her yağ değişiminde motor yağ filtresinin de değiştirilmesi;turboya giden yağın kalitesinin de yüksek kalmasına neden olacaktır.
 Rölantide uzun süre çalıştırılarak motorun aşırı ısınmasına olanak verilmemelidir.
 Mümkünse araca bir turbo basınç saati konularak turbonun ürettiği basınç sürekli kontrol altında tutulmalı,değerlerde oluşabilecek değişiklikler gözlenmelidir.
 Araç egsozlarında oluşacak arızalar turboları yakından ilgilendirmektedir.Bu arızalar giderilmeli ve egsoz bakımı ihmal edilmemelidir.
 Motora yapılan periyodik bakımlar (yağ ve filtre değişimi) ihmal edilmemeli,zamanında yağ ve filitre değişimini sağlayarak meydana gelebilecek turbo arızalarına olanak verilmemelidir.

Opel Corsa Arızaları Nelerdir? endüstriyel ürünler , Opel Corsa Arızaları Nelerdir? mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , Opel Corsa Arızaları Nelerdir? endüstriyel valf motor Opel Corsa Arızaları Nelerdir? bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleriB sınıfındaki modellerin Türkiye’de çok fazla satılmasından dolayı artık otomobil firmaları bu segmente daha çok yönelmiş durumda. Hem kullanışlı hem de düşük yakıt tüketimine sahip olan bu modeller Türk otomobil pazarında oldukça fazla satılan otomobillerden diyebiliriz. Bu otomobillerin en sevilenlerinden birisi olan Opel Corsa’da Türk otomobil pazarında en çok satış rakamları elde eden modellerin başında geliyor. Her otomobilde olduğu gibi Opel Corsa’nın da kendine has bazı kronik sorunları olmaktadır. Bu sorunların başında Direksiyon kutusu arızası ve partikül filtreli olan modellerde partikül filtresi arızası olabilmektedir.

İlk olarak 1982 yılında üretilen Opel Corsa, küçük boyutlu ve ekonomik motorlara sahip olmasıyla dikkatleri çeken bir modeldi. Otomobili bu kadar tutulma sebeplerinden birisi de şık tasarımlı ve kullanışlı otomobiller olmasıdır.

 

Özellikle dizel versiyonu çok satılan yedek parçaları da uygun seviyelerdedir. Ayrıca Opel Corsa periyodik bakım fiyatları da çok yüksek seviyelerde değildir. Bu kadar artının yanında her otomobilde olabileceği gibi, Opel Corsa’nın da bazı kronikleşen problemleri bulunmaktadır. Bunların en bilinenleri ise direksiyon kutusu ve Partikül filtresi problemleridir.

Direksiyon kutusunun bozulması durumunda aracınızın direksiyonu ağırlaşır. Ayrıca dönüşlerde direksiyonun titremesine neden olur. Bunların dışında trafikte seyir halindeyken kontrol zorluğu çıkarabilir. Ayrıca direksiyon kutusunun arızalı olması zaman içerisinde rot kollarına da zarar vermektedir.

 

Opel Corsa marka arabaların yaşadığı sorunların başında genellikle direksiyon kutusu arızaları gelmektedir. Bu arıza hemen hemen birçok Corsa modelinde karşılaşılan bir sorundur. Direksiyon kutusu içerisindeki bazı plastik parçaların aşınması neticesinde meydana gelen bu arızanın tamiri olmasına rağmen yaptırılması son derece gereksizdir

 

 

23 Eylül 2015 Çarşamba

Az yakıt yakmak için neler yapılmalıdır? endüstriyel ürünler , Az yakıt yakmak için neler yapılmalıdır? mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , Az yakıt yakmak için neler yapılmalıdır? endüstriyel valf motor Az yakıt yakmak için neler yapılmalıdır? bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri
Az yakmak için, 
doğru zamanda vites değiştirin
     UZMANLAR, yakıt tasarrufu için taşıt sürücülerinin ne yapması gerektiğini sıralarken, ‘ Otomobilikullanma biçiminiz, yakıt tüketiminin artmasına veya azalmasına da neden olabiliyor.’ diye uyarıyor.
         OTOMOBİL sürücüleri ‘ Az yakıtla neden çok alamıyorum’ diye sitem ederken, yaptıkları yanlışları göz ardı ediyor. Çok benzinle az kilometre yapan sürücülere sürüş tekniği uzmanları şu öneride bulunuyor:
  1. Taşıtları kullanma biçimimiz, aslında yakıt tüketiminde en önemli etkenlerden birisidir. Otomobili yanlış kullananların yakıt tüketimide fazla olur.
Yakıt tüketimini azaltmak sizin elinizde. Bunun nasıl olacağı konusunda şu önerilere uyun:
  1. Otomobili rölantide ısıtmayın. Motoru rolantide ısıtmak motora verdiği zarar yanında yakıt tüketimini de arttıran önemli noktalardan biri.
  1. Motoru çalıştırıp yala çıktığınızda yaptığınız birinci kilometre sonunda otomobilin yaktığı benzin üç dakika rölantide çalışmış kadardır. Yani otomobili üç dakika ısıtmak için harcanan benzinle 1 kilometre yol yapabilirsiniz. Bu nedenle uzun süreli durmada motoru da durdurun.
  1. Kısa mesafeler için otomobil kullanmak lükstür. Yapılan bir test sonucunda 0 derece hava sıcaklığında 1,6 litrelik orta sınıf bir otomobil motoru marşa basıldığı andan itibaren 100 km.de 40 litreye eş bir tüketim değeri veriyor. Ancak 4 kilometre katledildikten sonra otomobil normal ısısına kavuşuyor ve tüketim normalleşiyor. Bu nedenle kısa mesafeler için otomobil kullanmak yerine yürümek daha sağlıklı ve ucuz oluyor.
  1. Doğru zamanda vites değiştirin, ekonomik viteste sürün… Birinci vitesi sadece otomobili hareket ettirmek için kullanın ve hemen ikinci, üçüncü ve dördüncü viteslere geçin. Vitesler değiştirildiğinde motor devride değişir.
  1. Otomobili sakin, yol ve trafik koşullarına uygun kullanın. Ne kadar kararlı ve uyumlu otomobil kullanırsanız o denli az benzin tüketir ve o denli az sinirlenirsiniz. Otomobiliniz o denli az yıpranır. Akan trafiğin ritmine adapte olmak ve otomobilin hemen önüne değil daha ileriye bakarak gelişmeleri izlemek sakin ve trafiğe uygun sürüşün bir parçasıdır.
            6-Tabii bu arada dikiz aynalarına bakmayı da ihmal etmemek gerekiyor. Önünüzdeki araçla aranıza yeterli bir mesafe bırakın. Sık sık hız değiştirmekten kaçının. Yavaşlamak gerektiğinde ayağınızı gazdan zamanında çekin. Böylece hem balatalar hem de sinirleriniz daha az yıpranır. Önünüzde akan trafiği izlemek bu açıdan size yardımcı olacak ve panik fren yapmayacağı gibi yakıt tasarrufuda sağlayacaktır.
Motor
 devri nedir? 
     MOTOR devri, krank milinin bir dakikada yaptığı devir sayısıdır. 6000 d/d’lik maksimum krank milinin saniyede 100 devir yaptığı anlamına gelir. Her motorun maksimum devir sayısı olduğu gibi en verimli çalıştığı bir devir de vardır. Bu devir otomobilden otomobile değiştiği için teknik verilere bakıp ya da servislere danışılarak öğrenilebilir. Teknik verilerde Maksimum tork adı altında görülen değer genellikle motorun en verimli çalıştığı ve az tükettiği devirdir.Bu devirde kalacak biçimde vitesler değiştirildiğinde gereksiz benzin savurganlığı önemli ölçüde azalır. Örnek vermek gerekirse: Test edilen otomobilin birinde 100 km. uzunluğundaki düz bir yolda 4’üncü vitesle 60 km/s sabit hızla gidildiğinde 5.8 litre/100 km. tüketilmiş. Aynı koşullarda 3’üncü viteste 9 litre/100 km. tüketim saptanmış. Görüldüğü gibi aynı uzunluktaki mesafeyi bir vites küçülterek katletmek 3.2 litre, yani yüzde 55 daha fazla tüketime yol açabiliyor. Hangi hızda hangi viteste gidilmesi gerektiğini bilmek iyi gerekiyor.

20 Eylül 2015 Pazar

Soğuk havada yakıt tasarrufu nasıl yapılır endüstriyel ürünler , Soğuk havada yakıt tasarrufu nasıl yapılır mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , Soğuk havada yakıt tasarrufu nasıl yapılır endüstriyel valf motor Soğuk havada yakıt tasarrufu nasıl yapılır bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri
Akılcı sürüş alışkanlıkları her mevsim yakıt tasarrufu sağlar fakat havalar soğuduğunda bunlar çok daha etkili hale geliyor. Kış aylarında aracınızın verimliliği yarı yarıya düşebilir. Ve gereğinden fazla yakıt harcamak hem cebinize hem de çevreye zarar.
Kış diyeti
Yoğun kar sırasında bagajda birkaç kilo ekstra ağırlık bulundurmak yol tutuşu artırsa da, ekstra yük soğuk havalardaki yakıt ekonominizi olumsuz etkileyecektir. Daha az yakıtla daha uzun kilometreler gidebilmek için ekstra yükten mutlaka kurtulmalısınız. Direksiyon başına geçmeden önce aracın dışında oluşan kar ve buzu temizlerseniz, tahmin etmediğiniz kadar gereksiz yükten kurtulmuş olursunuz, buz çözücüyü gereksiz yere daha uzun süre kullanmanız da gerekmemiş olur.
Öndeki arabayı takip et
Öndeki arabayı sollama dürtüsüne dayanabilirseniz daha az yakacağınızı biliyor muydunuz? Özellikle karlı havalarda öndeki aracın izlerini takip etmek daha az yakıtla daha uzun gitmenizi sağlar çünkü çok az bir kar bile yağsa aracınız ilerlemek için daha fazla enerji harcamak zorunda kalması anlamına geliyor. Yapabiliyorsanız yol tamamen kardan arınana kadar beklemek veya öndeki aracın izlerinden gitmek en mantıklısı.
Park problemi
Kış aylarında aracınızı kapalı bir garaja park etmek, kullanmadığınız dönemlerde araç sıcaklığını koruyacağından motoru uygun sıcaklığa getirmek daha çabuk olacaktır. Aracınızı sürüş öncesi 30 saniye çalıştırmanız ısınması için yeterli hatta daha fazlası Avrupa ve Amerika’da çevre kirliliği suçuna giriyor ve gereksiz yakıt israfı. 30 saniye çalıştırıp, aracınızın geri kalanının sürüş sırasında ısınmasına izin verin. İlk 5 kilometrede yavaş yavaş ilerlerseniz ekstra yakıt tüketmeden tüm aracın ısınmasını en etkili şekilde gerçekleştirebilirsiniz.
Aracı boşta çalıştırmak
Hava soğukken araçta kısa bir süre beklemeniz gerektiğinde motoru ve klimayı açık tutmak kolay gelse de, eğer 10 saniyeden daha uzun süre duracaksanız motoru kapatmanız en iyisi. 10 saniye çalışır durumdayken aracınızın motoru kapatıp yeniden çalıştırdığınız duruma göre daha fazla yakıt tüketir. Motoru boşa çalıştırdığınız süreyi azaltmak kış aylarında hem yakıt tasarrufu sağlar hem de soğuk havada motorunuzu daha az zorlar.
Ufak işleri güzel havalarda birleştirmek
Maksimum yakıt tasarrufu için halledeceğiniz küçük işler için her seferinde kısa yolculuklar yapmaktansa, önceden planlayarak tek seferde ve hatta en kısa güzergahı kullanarak halletmek de yakıt tasarrufu sağlar.Eğer yağış olmayan günleri seçerseniz ekstra tasarruf etmiş olursunuz. Eğer uğrayacağınız yerlerde fazla kalmayacaksanız, motoru fazla soğumadan yeniden çalıştıracağınız için de daha az yakıt tüketirsiniz.
Frensiz sürüş
Uzun yol şoförlerinin iyi bildiği bir kavramı da hatırlatmakta yarar var. Sadece soğuk havalarda değil her koşulda halen geçerli olan, frensiz sürüş. Yani arabanızın frenleri çalışmıyormuş gibi düşünerek yolda olmaktan söz ediyoruz. Bu da diğer araçlarla aranıza bolca takip mesafesi koymak demek. Yani öndeki araç fren yaptığında fren yapmak yerine ayağınızı gazdan çekerek yavaşlayabileceğiniz bir mesafeden söz ediyoruz. İstanbul trafiğinde maalesef mümkün olmayan bu tekniği uzun yollarda kullanabilirsiniz.
Bonus
Unutmayın, otomobil motorları düşük ve değişmeyen hızlarda fazla efor harcamadan en verimli şekilde çalışırlar. Gaza basıp hızlandıktan sonra aniden frene basıp durmaya çalışmak motoru gereğinden fazla enerji sarfetmeye yöneltir ve sonuçta daha fazla yakıt kullanmaya neden olur. Çoğu otomobil zirve performansına 100 km’nin altında ulaşır bu hızın biraz altında sabit gitmek daha az yakıt tüketmenize neden olacaktır.

18 Eylül 2015 Cuma

Benzinli Otomobil Ne Zaman Daha Avantajlı? endüstriyel ürünler , Benzinli Otomobil Ne Zaman Daha Avantajlı? mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , Benzinli Otomobil Ne Zaman Daha Avantajlı? endüstriyel valf motor Benzinli Otomobil Ne Zaman Daha Avantajlı? bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri
Yeni otomobil alırken vermeniz gereken en büyük kararlardan biri, “dizel mi yoksa benzinli mi?” sorusunun yanıtı olacaktır. Kolay anlaşılır bu listeye mutlaka göz atın.

 Yüksek yakıt fiyatları ve uygulanan vergiler, yeni otomobil sahibi olmayı düşünen potansiyel alıcıların elini zora sokuyor. Peki, hangi durumlarda dizel, hangi durumlarda benzinli araç tercih etmek gerekiyor? Benzinli otomobiller yüksek yakıt tüketimi ve benzin fiyatlarının yüksekliği nedeniyle ikinci plana atılırken, dizel araçların da vergi ve bakım maliyetleri kafaları karıştırıyor.
Hangi otomobilin sizin için daha uygun olacağını belirlemenin matematiksel hesaplamalarını yapmak mümkün, ancak bu oldukça yorucu bir işlem. O araçla her yıl arşınlayacağınız ortalama yol mesafesini, nasıl bir araç tipi tercih edeceğinizi ve şehir içi ya da şehir dışı kullanım seçeneklerini göz önünde bulundurmak, bunlara motorlu taşıt vergilerini ve bakım masraflarını eklemek gerekiyor.
Neyse ki tüm bu işlemler, basit bir tablo halinde elimizde mevcut. Hem de bu veriler Bosch tarafından hesaplanmış ve genel geçer bir kurallar dizisi halinde sunuluyor. Buna göre Türkiye’de trafik kaydı yeni yaptırılan her yüz araçtan 58,8’i dizel olarak belirlenirken, yüzde 41,2’si de benzinli araç kategorisine giriyor. Emisyon değeri düşük olan dizel araçlar aynı zamanda yakıt tasarrufu da sağlıyor. Benzinli araçlar ise ilk alım maliyeti, sigorta ve bakım masraflarında avantaj sunuyor.

16 Eylül 2015 Çarşamba

Araç alırken Dizel mi benzinli mi olmalı endüstriyel ürünler , Araç alırken Dizel mi benzinli mi olmalı mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , Araç alırken Dizel mi benzinli mi olmalı endüstriyel valf motor Araç alırken Dizel mi benzinli mi olmalı bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri
2014 Ekim ayı sonu baz alındığında 9 milyon 754 bin 588 adet otomobilin yüzde 41,4’ü LPG’li, yüzde 29,3’ü benzinli, yüzde 28,9’u dizel yakıtlıdır
Buna göre Türkiye İstatistik Kurumu yaptığı açıklamaya göre, trafiğe kayıtlı araç sayısı eylül ayı sonu itibarıyla 18 milyon 616 bin 82 oldu. Bu araçların yüzde 52,1’ine denk gelen 9 milyon 704 bin 722’sini ise otomobil oluşturdu.
Trafiğe kayıtlı otomobillerin yakıtlarında sürücülerin benzin tercihi son 10 yılda önemli değişiklik göstererek sürekli düştü. 2005 yılında 5 milyon 772 bin 745 otomobilin yüzde 67,3’üne denk gelen 3 milyon 883 bin 101’i benzinli iken bu rakam 2014 yılının 9 aylık kısmında yüzde 29,4’lük seviyeye gerileyerek 2 milyon 855 bin 710 oldu.
HER 10 OTOMOBİLDEN 7’Sİ DİZEL VE LPG’Lİ
Benzine nispeten daha ucuz olan dizel ve LPG’li otomobillere olan ilgi ise her geçen yıl arttı. 2005 yılında 394 bin 617 olan dizel yakıtlı otomobil sayısı Eylül 2014 itibariyle 7 kattan fazla artarak 2 milyon 783 bin 610’a yükseldi. LPG’li otomobil sayısı ise aynı dönemde 1 milyon 259 bin 327’den 4 milyon 21 bin 41’e çıktı.Dizel otomobil sayısı 10 yılda yaklaşık 2,5 milyon, LPG’li otomobil sayısı 2,8 milyon arttı, benzinli otomobil sayısı ise 1 milyon azaldı. Eylül ayı sonu itibariyle trafiğe kayıtlı 9 milyon 704 bin 722 otomobilin yüzde 41,4’ü LPG’li, yüzde 29,4’ü benzinli, yüzde 28,7’si dizel yakıtlı oldu.
Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,5 olarak gerçekleşti. Verilere göre, trafikteki her 10 otomobilden 4’ü LPG, 3’ü benzin, 3’ü ise dizel yakıtlı otomobillerden oluştu.
PEKİ DİZELMİ BENZİNLİ DAHA AVANTAJLI
Yüzde 25’e kadar az yakıt tüketen dizel araçlara karşı, fiyatı ve masrafları daha az olan benzinli araçlar sürücülerin aklını karıştırıyor. Ancak yılda 15 bin kilometrenin üzerinde yol yapan sürücülerin dizeli tercih etmesi tavsiye ediliyor.
Dizelin aracını yoğun şekilde kullananlar için faydalı olduğu, diğerlerinin ise benzinli bir otomobil seçmesi gerektiği kabul edilir. Sonuçta, dizelle çalışan bir otomobil, yüzde 25’e kadar daha az yakıt tüketirken benzinli otomobiller ise genellikle fiyat, sigorta ve işletme masrafları açısından sıklıkla daha ucuz.
Almanya’da, modele bağlı olarak, dizelle çalışan bir otomobil yılda 15 bin kilometrenin üzerinde yol kat edildiği takdirde yapılan fazladan yatırımın karşılığını veriyor. Karşılaştırılabilir modellerde benzinli ve dizel araçlarda göze çarpan en önemli fark, dizel aracı alırken benzinli araç ile arasında olan fiyat farkı. Araç ne kadar fazla yol kat ederse, dizel teknolojisinin sayesinde yapılan yakıt tasarrufu ile ilk yatırımınızı geri kazanma süreniz o kadar daha kısalıyor.
Her iki motor tipinin de güçlü olduğu noktalar var
Sürücüler hangi motor tipini seçeceklerine karar verirken salt yılda kaç kilometre yol kat edeceklerinden daha fazlasını dikkate almalı. Bosch Türkiye Temsilcisi Steven Young konuyla ilgili “Her iki güç aktarma organının da farklı araç sınıflarında kendilerine has güçlü yönleri var. Modern bir benzinli güç aktarım organı kompakt otomobilleri dahi verimli hale getirirken gelişmiş bir dizel güç aktarım organı ise büyük bir steyşın vagonda tüketimi düşürüp, sürüş keyfini yükseltebilir” diyor.
Diğer segmentlerde de benzer avantajlar bulunuyor. Her ne kadar modern benzinli güç aktarım organlarının cevap verme yeteneği bunların gösterişli spor arabalarda öne çıkmasına yardımcı oluyorsa da, dizel güç aktarım organlarının güçlü torku da bunları büyük SUV’ler için en iyisi yapıyor.

12 Eylül 2015 Cumartesi

Araba Kaportası Nasıl Düzeltilir? endüstriyel ürünler , Araba Kaportası Nasıl Düzeltilir? mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , Araba Kaportası Nasıl Düzeltilir? endüstriyel valf motor Araba Kaportası Nasıl Düzeltilir? bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleriHepimizin otomobilimizle yaşadığı küçük kaza ya da talihsizler mutlaka vardır. Can sıkıcı bu olaylar sonrası, bir çoğumuz oto sanayi ve servislerde kaza izlerini yok edecek çözüm yolları ararız. Aslında doğrusu ve kolayı bu gibi gözüküyor. Sürekli gittiğiniz tamirci ya da servisten uzak bir yerdeyseniz veya kazayı kaportada ufak bir göçükle atlattıysanız, size bir önerimiz var.



Görüntülerde izleyeceğiniz aile, bu problemlerini kendileri çözüyor ve ortaya çıkan sonuç hiç de kötü gözükmüyor. Aslında kaporta ustalarının da kullandığı teknik, yapılan uygulamadan çok farklı değil. Başarılı olamasanız da, çözümü gene oto servisinde arayabilirsiniz. Ancak, en azından arabanızı kötü görüntüden kurtarır, kendi hatanızı kendinizin düzeltmesinin keyfini yaşayabilirsiniz.

9 Eylül 2015 Çarşamba

BMW! Yol Aydınlatmasında Aşmış ! endüstriyel ürünler , BMW! Yol Aydınlatmasında Aşmış ! mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , BMW! Yol Aydınlatmasında Aşmış ! endüstriyel valf motor BMW! Yol Aydınlatmasında Aşmış ! bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri

CES 2015, yalnızca tüketici elektroniğe dair değil, teknoloji ile ilgili birçok yeniliğin odak noktası. İşte bu yeniliklerden biri de BMW’nun M4 Consept Iconic Lights adlı modeli.

 

 

BMW’nun M4 Consept Iconic Lights adlı otomobil modeli CES 2015'te tanıtıldı. Bu otomobil, şu anda konsept halinde. Yani seri üretimine dair aşması gereken bazı aşamalar var, ancak bilgisayar kontrollü lazer farları ve özellikleri ile gelecek için ‘neden olmasın’ sorusunu sorduruyor.
Yol aydınlatmasına farklı ve 'ileri görüşlü' bir bakış açısı niteliğindeki BMW M4 Consept Iconic Lights, çok özel bir yol metadoliji kullanıyor. Araçtalazer farların yanı sıra arka kısımdaki OLED lambalar da dikkat çekiyor.Park, stop lambaları, dönüş sinyalleri, arka plaka, geri vites lambası... 
TV’lerde kullanılan OLED teknolojisi sayesinde, ışık renkleri değiştirilebiliyor. Kullanılan OLED’ler enerji verimliliğinde oldukça iddialı, 80 derece sıcaklığa kadar sorunsuz çalışıyorlar ve 10 binlerce saat boyunca dayanabiliyorlar. 

Otomobilin farları, tam 650 metre ilerisini aydınlatabiliyor. Otomobildeki ilgi çekici özelliklerden bir diğeri ise ilerdeki tehlikeli noktalara spot atabilmesi. Örneğin 500 metre ilerde yolda bir yaya var, otomobil o noktaya doğru spot atarak sürücüyü uyarıyor. Bu teknoloji için bazı kanuni düzenlemelerin uygulamaya konulması bile gerekiyor.
Otomobilin ışıkları, sollama esnasında da yola izlenmesi gereken sürüş yolunun çiziyor. Bu teknoloji bir hayli karmaşık, ancak geleceğin sürüş deneyimine dair fikir veriyor.
Bilgisayar teknolojisi, otomotiv sektörüne hızla entegre oluyor. Bu teknoloji, hali hazırda süspansiyon, direksiyon yönetimi, sürüş güvenliğini artırıcı, vb. alanlarda ilerlemeye devam ediyor. Otomobilin içinde ise daha esnek ve kullanışlı eğlence sistemleri ile karşımıza çıkıyor. Görünen o ki sıra otomobilin ışıklarla yolu değiştirmesinde…

7 Eylül 2015 Pazartesi

Benzinli araçlar tükeniyor mu ? endüstriyel ürünler , Benzinli araçlar tükeniyor mu ? mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , Benzinli araçlar tükeniyor mu ? endüstriyel valf motor Benzinli araçlar tükeniyor mu ? bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri
Trafikteki araçların yakıt tiplerine bakıldığında, son 10 yılda benzinli araç sayısının azaldığı görüldü.

Trafikte 2005 yılında 3 milyon 883 bin benzinli araç bulunurken, söz konusu rakam bu yılın ilk yarısı itibariyle 2 milyon 861 bine geriledi. Böylece, son 10 yıllık dönemde trafikteki benzinli araç sayısı yaklaşık yüzde 26 düştü.


Son 10 yılda trafikteki dizel araçların sayısı 5, LPG'li araçlar ise 2 kattan fazla arttı. 

Aynı dönemde trafikteki dizel yakıtlı araçlarda ise büyük artış yaşandığı görüldü. Dizel araçların sayısı 2005 yılında 394 bin olarak tespit edilirken, söz konusu rakam bu yılın ilk yarısı itibariyle 2 milyon 682 bine yükseldi. Son 10 yıllık dönemde dizel araçlardaki artış yaklaşık yüzde 580 oldu.

Litre fiyatı dizel ve benzine göre daha düşük olan LPG'yi kullanan araçların sayısı da son 10 yıllık dönemde sürekli artış kaydetti.

2005 yılında 1 milyon 259 bin araç LPG kullanırken, söz konusu rakam bu yılın haziran ayı itibariyle 3 milyon 963 bine ulaştı. Bu dönemde LPG'li araç sayısındaki artış, yaklaşık yüzde 215 olarak hesaplandı.

6 Eylül 2015 Pazar

İstanbul'da ki Araba Pazarı Adresleri endüstriyel ürünler , İstanbul'da ki Araba Pazarı Adresleri mühendislik formülleri sanayi malzemeleri , İstanbul'da ki Araba Pazarı Adresleri endüstriyel valf motor İstanbul'da ki Araba Pazarı Adresleri bakım malzemeleri ve arıza giderme yöntemleri
  • İstanbul Kadıköy Oto Pazarı

    İstanbul ’ daki tarihi Salı Pazarı, yeri Hasanpaşada. 1 Şubattan 2007 tarihinden beri haftanın her Pazar günü açık araba pazarı olarak İstanbul halkına hizmet etmeyi sürdüyor. İstanul Büyükşehir Belediyesi nin kuruluşu İspark tarafından işletilen Kadıköy Tarihi Salı Pazarı ikinci el otomobil piyasasında etkin pazaryerlerinden birisi.
    Alt yapısı oldukça modern. dinlenme tesisleri ve cafeler de bulabilirsiniz. Kısacası pazara almak ya da satmak için gelenlerin her türlü konforu düşünülmüş. açık oto pazarı, indirimli fiyatıyla da cazibe merkezi.
    Salı ve Cuma günleri normal alışveriş pazar yeri olarak kullanılan 40 000 m2 alanda Pazar günleri yaklaşık 1300 araç kapasiteli açık ikinci el oto pazarı faaliyet göstermekte.

  • İstanbul Kartal Araba Pazarı

    Genelde Anadoludan gelen halk için oldukça cazibe merkezi. genellikle ticari araç alım satım yeri olarak da bilinir. Türkiye'de bulunan en meşhur araba pazarlarından biridir. Büyüklüğü inanılmaz boyutlardadır. Ticari araç almak isteyenler için çok iyi bir alternatiftir ve geniş bir pazardır. Ancak genellikle daha çok eski model arabaların alım satımı yapılmaktadır. Son zamanlarda yeni otomobillerinde geldiği ve alım satımının yapıldığı görülmektedir.  

    • İstanbul Altunizade (papyon) Araba Pazarı 

     Burada lüks arabalar satılır. yeni model otomobilleri ikinci elden almayı düşünüyorsanız burayı tercih edebilirsiniz.
    Altunizade beyaz papyon yaklaşık 25 yıldır hizmet vermeye devam ediyor. Bu pazar pazar günleri müşterileri ile buluşuyor ve yaklaşık olarak 600 otomobil kapasitesine sahip bulunuyor. Haftanın diğer günlerinde oto park olarak hizmet veriyor. Müşteriler için girişte herhangi bir ücret ödemeleri söz konusu değil ancak satışı yapılacak araç sahiplerinin belirli bir miktar ödemeleri gerekiyor. Pazarda kafeterya ve tuvalet hizmetleri de verilmekte. 

    •  E5 Çobançeşme Araba pazarı 

    Burası haftanın her günü hizmete açık olarak işlemektedir. Buranın bir özelliği taksitle satış yapabilmenin mümkün olmasıdır. Avcılar ve Topkapı taraflarındaki bu pazar küçük ama ticari hacmi büyüktür. Çobançeşme mevkiinde yer alır.  

    • Eyüp Rami İkinci el Araba Pazarı 

    Herkesin memnun olduğu ve hafta sonlarının açık olduğu bir oto pazarıdır. Genellikle eski model arabaların satışı yapılır.  

    • Bağcılar Oto Center 

     Hergün gidilip araç alım satımı yapılabilir.

      

     Alıntı ; Araba hastası

     

ads1

Popular Posts

Categories

endusur endüstri malzemeleri endüstriyel ürünler ticari ürünler sanayi malzemeleri Hema Hattat VALTRA VALFLİ HİDROLİK Serisi traktör pompa valf ENTEGRE POMPALAR 0P1 Kaldırıcılar DİREKSİYON Hattat Traktör 1P-1.5P-2P Tandem Yerli Üretim 1600 1PH hema endüstri yerli 1.5P Hema Endüstri AŞ 1PN HK402 1900 A85 HK546 Hattat Tractor Traktörleri Videoları valtra tractor 3P A95 Bahçe QX5 T151 T191 Tractor hattat a68 hattat holding Debriyaj KAT KAT KAZAN Profesyoneller ekonomik hasatta hattat a78 valtra traktör Çerkezköy A75 AL HATTAT BMC Rot Milleri Fiat Compact Dişli Hatat Q Tarla Testi Tarım balata birinci ferrari slaj makinası kullanımı yorumları A68 Calligrapher Citroen Fiat Körük Körük Takımları Pompaları Taşkömürü görüntüleri kalite tanıtım traktör periyodik bakım çizelgesi valtra çekişmeleri yerli traktör çifçi 1 milyar dolar 24-saat.net 2P A-100 A-110 A-60 A-95 A50B A60B A65B A80B BMC Basınç Pompaları Büyük Yatırım Dizel Erkunt traktör Fabrikası Hatta Hema Endüstri’ye Yeni Bir Ödül Motorları N101 N141 Peugeot Renault Rot Başları Fiat Tarla Tarım Araçları Valtra traktör teknik özellikler Valtra yüksek çözünürlü resimleri Yakıtta a50c altra arazi sürüş cimri comfort Calligrapher devirdaim döküm en kaliteli yerli traktör hattat avic hattat bahçe hattat.hema kaliteli traktör mehmet hattat t serisi traktör teknik verileri türk malı traktör yatırım budur çift çeker 1P1 1PA A-70 A-75 A-80 A-85 A-90 A55B A78 Araçları Başbakan İstedi Erkunt Hattat traktör ürün broşürü Holdind Kollar Sıvandı Orta Slaş Termik Enerji Testi Valtra teknical spesifik Valtra tractors a55c a60c alışveriş android cep uygulamalari android hile android uygulama androidcepuygulamalari arazi testi bağ dansöz e-ticaret en az yakan traktör en iyi traktör ergonomics fillang güc hattat mı erkunt mu hattat ve dansöz hattat çekişmeleri http://androidcepuygulamalari.com http://androidcepuygulamalari.com/ iphone 7 konya traktör massey ferguson traktör mehmet n serisi napolyon newholland otomobil para nasıl kazanılır para para para pompası presentation s serisi sanal alışveriş savunma sanayii tek çeker tesisleri testleri traktör üretimi tümosan uzun ömürlü traktör uçak fabrikası valtra fiyat valtra fiyatları yapıyor yatırım yerli taşkömürü Çok Uçtuk artık çinli avic çinli yatırımcı çok amaçlı traktör ödül серии тракторов

Text Widget

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Pages

Menu :

Hello there!

Total Pageviews

android oyun uygulama

Bottom Navi

Translate

Follow us